Karabiber paketini el yordamıyla arıyordu. Baharatları koyduğu raf bozulalı beri yemeklerin tadı tuzu eksilmişti. Bu kez karalıydı, o karabiber buraya gelecek!! Eline tarçın geldi, karanfil geldi, kokusundan anlıyordu. Bir an umutlanır oldu. Telefonun ışığını tuttu, tek gözüyle içeri baktı. Göz göze geldi baharatlarla, renk renk. Kim bilir ne eğleniyorlardı.
Geçin bakalım dalganızı, sizi gidi yaramazlar dedi
Sevimli olmaya çalışıyor dedi içeriden bir ses.
Şaşkın şaşkın başını kaldırdı. Baharat bu, dünyayı dolaşır,
okyanusları geçer, sıra konuşmaya gelince mi sus pus olacak, olmaz tabii.
Tövbe estağfurullah çekerek lavaboya gitti, elini yüzünü
yıkadı. Karşısındaki tabloya baktı. Dorian Gray tabloyla konuşuyordu, kendisi
baharatlarla.
Tekrar rafa geldi, bu kez başını içeri uzattı. Yakaladım
demesiyle başını geri çekmesi bir oldu. Tarçın tozları havaya saçılmış, genzine
dolmuş hapşırıp duruyordu. Eliyle gözlerini ovuşturunca bir çığlık attı.
Kırmızı biber gözlerini yakmıştı.
Bunlar bir olmuş bana savaş açmışlar diye düşündü.
Siz kim oluyorsunuz öyle, elbet elime düşeceksiniz, en fazla
rafı kırar, hepinizi önüme dizerim, kuzu kuzu sıralanırsınız.
Derken bir ses daha duyuldu.
Foşşşş
Aman allahım mercimek çorbası!!!
Çorba taşmış, mutfak batmıştı. Alt tarafı bir karabiber
koyacaktım derken yan gözle umutsuzca değirmene bakıyordu.
Son defa kullanırken öyle düşüncesizce, havalı havalı çevirmeyecekti
değirmeni.
Mercimek yaktın beni
Mutfak bezini eline aldı, ocağı silmeye koyuldu.
Diğer eline aldığı beyaz bir bezi rafın önüne yerleştirdi.
Teslimiyet bayrağını çekmişti.
Kalemine sağlık alevcim 💜
YanıtlaSilDorian Gray tabloyla konuşuyordu, kendisi baharatlarla
YanıtlaSilBayıldım
Okyanusları aşmış gelmişler konuşamıyacaklar mı? Eline sağlık mutfak canlanmış☺👏👏
YanıtlaSilAy çok güzelll muhteşem canlı bir anlatım
YanıtlaSil