Rubai - Alev Ramiz

 


RUBAİ

 

Annemin gün derdi bitmez. Sıra ona gelmeye görsün eli ayağı birbirine dolaşır. Eskiyen koltuk yüzlerine takar, onu değiştiremezse eli yastıklara gider, yeni yastık yüzleri alır. Avizeler bulaşık makinasında yıkanıp parlatılır. Tatlı tuzlu ikramına hiç girmiyorum.

Anne çikolatalı toplardan yapsana. Geçen sefer bi tane bırakmamışlardı tabakta ki odama götüreyim.

Olmaz, bir yaptığımı bir daha yapmam

E iyi valla sanki görücü ağırlıyoruz

Nerde o günler?

Anne inanmıyorsun bana di mi, söz bir gün getireceğim, şöyle fakir ama gönlü zengin bir damat

Sus kız ağzından yel alsın, bak onca telaşıma bir de kafamın tasını attırıyo, de git, ya da dur! Gitme!

Hayırdır?

Bak şu benim çaydanlığın kulpu kırıldı, bana üstü cam demlikli, havalı bir çaydanlık alıver, o kadarını becerirsin herhalde. Ben anca hazırlanırım.

Beleş mi çaydanlık?

Alttaki tencerede para var, al oradan,  tamam o kadar yeter.

Böylece tıngır mıngır sokağa attım kendimi. Raksan kunduranın önünden geçerken, göz koyduğum kırmızı rugan, bilekten bağlı ayakkabıların yerinde durup durmadığını kontrol ettim. Çok şükür, yerinde duruyordu. Hatta ayakkabıcı onları bir sıra geriye almıştı ki bu da beni sevindirdi. Belki bir başkasının gözüne çarpmaz, alan olmaz, sonra indirime girer ve cup, ayaklarıma düşüvermiş. Bakarsın Külkedisinin stilettoları gibi benden başka kimsenin ayağına olmaz.

Gözümün önüne çiçekçinin kızı Aysel geliverdi, paraları bol güya, babasının  ünlülerin evine çiçek gönderdiğini anlatır.

Ya kızlaaar bomba haber, gizli hayranı Gülşen’e babamdan çiçek ısmarladı, 40 adet beyaz gül, bir tek biz biliyoruz bunu, şışşt.

Gıcık Aysel’in şişko ayaklarına o stilettolar olamıyor, ağlayarak çıkıyor. Ne kadar tatlı bir hayal allahım, ne olur benim olsunlar, büyüleyici bir ışıltısı var renginin, arkaya da koysan çağırıyor sakallı Ruksan usta.

Ben dalıp gitmişken kapıdan sarı saçlı, botoks dudaklı bir hatun içeri girdi. Ay diyordu daha içeri girerken, şöyle havalı bir stiletto istiyorum demez mi ve ayakkabıcı kırmızılarımı vitrinden almaz mı?

Ben şok, derhal müdahale etmeliydim. İlk atış serbest. İçeri girip aklını çelecek başka bir stiletto ayağıma geçirdim.

 Bir taraftan yüksek sesle kendimle konuşuyordum.

Ah ne kadar güzeller, hem havalı hem çok rahat, bu kadar güzelini görmemiştim.

Sonra başka bir modeli deneyecekmiş gibi ayağımdan çıkardım. Aklı çelinen kıskanç  hatun müşteri hemen çıkardığım ayakkabılarıma uzandı. Ben de bunu bekliyordum. Kırmızıları ayağıma geçiriverdim. Hey yavrum! Kaptırır mıyım onları senin gibi çakmaya!  

Arkasına baktığında çok geç artık. Ayakkabıların çifti ayaklarımda geziniyordum. Sonra ayakkabıcıdan o Kenan Işık sorusu geldi.

 Alıyor musunuz ?

Evet tabii ki

Son kararınız mı?

Son kararım

Böylece çaydanlık parası ayyakabıya gitti, hayırlı uğurlu olsun,  şifamı buldum resmen. Elimde paketle ayakkabıcıdan çıkışım bir rüya olabilirdi ancak. Ama bu durumu anneme nasıl açıklamalı?

Aysel alacaktı az daha desem. Annem de onun kokoş tavırlarına gıcık olur, belki bana hak verir.

Ama kulpsuz çaydanlıkla çay yapılmaz ki. Bir koşu Esma’nın kapısını çaldım.

Bana annenin eski çaydanlığını ödünç ver Esma, deyip kısaca durumu özetledim.

Fırsat cambazı Esma, atılıverdi.

Cuma gecesi ben giyeceğim ama, Oktay’la sahile gideceğiz

Sahilde çizersin, eskitirsin onları.

Çaydanlığı göremezsin yoksa.

Şartını kabul etmekten başka çarem yoktu.. Eve girer girmez ayakkabılarımı sakladım. Paketi açmış gibi yapıp anneme çaydanlığı uzatırken annem  şaşkın, şaşkın bana bakıyordu.

Kız bu ne,  yeni değil, bildiğin kullanılmış.

Anne valla elinde bir tek bu varmış. İdare ediver.

Annem çaydanlığı elinde evirip çevirirken gözü ısırdı bir yerden ama konduramadı belli.

Dikkatleri dağıtma vakti. Bir belagat çekiyim de görsün işitsin annem.

Hadi anne bak sana bir rubai okuyum:

Ey kör! Bu yer, bu gök, bu yıldızlar boştur boş

Bırak onu bunu da, gönlünü hoş tut hoş!

Şu durmadan kurulup dağılan evrende

Bir nefestir alacağın, o da boştur boş!

 

 

Yorumlar

  1. çaydanlık da ortalığı ateşe veriyor, kalemine sağlık Alevcim :)

    YanıtlaSil
  2. Stiletto, çaydanlık... objeler öyküye nasıl da katman katmış... Eline sağlık

    YanıtlaSil
  3. Çok güzei bir öykü olmuş.. Ellerine sağlık

    YanıtlaSil

Yorum Gönder