Keje, diye sesleniyor,
Baran, önce sesi çıkmıyor Keje’nin, sessizlik yeminini bozuyor. Ve en sonunda
havai fişekler içinde delik deşik oluyor Baran. Gözlerimden dökülüyor yaşlar.
Kardeşim giriyor odaya, “Ayy yine mi Eşkıya? Yakında bulursun Cumali gibi bir
manyak başımıza getirirsin.” Diyor. Odadan çıkarken kısık sesle “kejeee” diye
sesleniyor.
Burnumu çeke çeke üstümü
değiştim. Anahtarları elime alıp depoya indim. Dedemden kalan eski püskü tekerlekli
sandalyeye oturdum. Baran’ın Berfo’nun alnına sıktığı sahnedeki gibi kendimi
hızlıca geriye sürükledim.
Kardeşim karakoncolos
gibi bitti kapıda. “Ne o yine intihar provası mı? dedi. Sinir tepeme çıkıyor.
Alev püskürüyor burnumdan ses çıkarmıyorum.
Yeniden eve çıktım. Bu
sefer Sultan filmini açtım. Rast gele sardım kaseti. Minibüsçü Kemal’le Sultan’ın
çamurlarda yuvarlandığı sahne geldi karşıma. İçim aşkla doldu, gülümsedim. Televizyonu
kapatıp aynanın karşısına geçtim. Aynadaki kendime bakıyorum, Kemal’in
bıyıkları kaplıyor dudaklarımı, istemsizce kaşıyorum. Sis bulutu dağılıyor
ardımdan çünkü yine o kahrolası kardeşim kapıyı açtı. Sensör gibi, her yeşilçam
rüyamın kâbusu oluyor.
Yeter
bıktık artık senin müzmin romantikliğinden bir koca bul da kurtulalım.
Hapsedildiğim bu cehennem
binada hangi kocayı bulmamı istiyor acaba?
Pazar arabasını çeke çeke
annem geldi. Bahçeye girer girmez sesi yükseliyor, sanki etrafımızda ses
duvarları var da buraya gelince duymayacaklar.
Kalkın
kaltaklar gelin de azıcık yardım edin, bir işin ucundan tutmayı bilmez misiniz
siz?
Kapının kenarında duran
kül kovasını eline aldı kardeşim yalandan taşıdı dışarı.
Ayy
anne daha napim bak kovayı dök dedin, evi de süpürdüm!
Zaten
sana değil kızım o sinema orospusu ablana diyorum kalkmak bilmez kaltak.
Bütün mahalle beni ev
orospusu olarak tanıyor, hangi kaynana gelip beni ister ki oğluna zaten ailecek
adımız çıkmış. İnip pazar arabasını aldım, zorla çıkarıyorum yukarı. Hala
söyleniyor annem, az arkasından gelen kardeşim kıs kıs gülüyor.
Ben
de iş yapıyorum işte, yeter üstüme gelme.
Pabucuma
anlat onu, bak al otuz dokuz numara, ağzına da yemek ister misin?
Mutfağa girip arabayı
boşalttım, asılı çamaşırları topladım, önceki günden kalan çamaşırları ütüledim.
Erkek kardeşimin ayakkabılarını boyadım, yemeğin malzemelerini hazırladım.
Annem de tencereye koyup pişirdi. Kahve yaptım her iş bitimi sonrası olduğu
gibi, anne ve kızları saatimiz geldi. Nispeten annemin gözüne göründüğüm tek an.
Her işin bittiği, yormadığı ayaklarını uzattığı, halden düşmeyen kollarını
kardeşime ovalattığı nadide zaman dilimi.
Yorulan narin bedeni
pazarın kurulduğu günlere denk geliyor. Evden
çıkmam yasak olduğundan bu işin üstüne kalmasından dolayı hırsını almak için ev
orospusu ile meleğinin kıyaslanma ritüeline geçiyor. Kardeşimin gözünü boyadığını
göstermek istiyorum. Halı altına süpürülmüş tozları görsün diye yalandan halıya
ayağımı atıyorum, takılmış gibi.
Beceriksiz salak terliğin
tüm pisliğini taşıdın oraya, diyor. Yine kendime çeviriyorum okları. Yılıyorum
bu her gün yaşanan sinema sahnesinden. Kalkıyorum. Oyunumu sergiliyorum. Sofrayı hazırladım, bulaşıkları topladım, çayı
demledim.
Gece oldu. Herkes uyudu. Benim
saatim başladı. Gönül yarası filmini açtım. Çizilmiş, zaman zaman takılan dvd’nin
bugün tutukluk yapmaması için dua ettim. Benim için bir kez daha sonuna kadar
düzgünce oynamalıydı. Filmi bitirdim. Ertesi gün için ekmek mayaladım. Bulaşık
makinesinde yıkanan temiz eşyaları yerleştirdim. Ortalığı topladım. Banyomu
yaptım. Soğuk suyu tuttum tüm bedenime, hayattan arındım.
Odama doğru giderken
babamın yalnız olduğunu gördüm. Kapısını çektim. Horultusundan kaçan annem
hakkı olan yatağıma yattığından salona doğru ilerledim. Vaz geçtim. Depoya
indim.
Tekerlekli sandalyeye
oturuyorum, dededen kalma silahı tutuyorum alnıma Berfo gibi sürüklenmeyi hayal
ediyorum. Olmuyor. Ardına çıkacak tantanayı düşününce sessizce yitip gitmek
istediğimi anladım.
Oturup sonumu düşündüm
Gün ağarmaya başladı.
Ağarmadan bitirmem
gerekliydi.
Büyük bir varili tuz ve
sirke ile doldurdum. İçine girdim.
Bilinmezliğimin,
kıymetsizliğimin, evde kalmışlığımın, kızlığımın turşusunu kurdum.
Zeynep Pınarbaşı
Harika Zeynepciğim. Kalemine sağlık.
YanıtlaSilTeşekkür ederim 🤩
SilÇok etkileyici Zeynep
YanıtlaSilTeşekkür ederim 🤩
SilÇook güzel Zeynep 🤓👏🏾👏🏾 harika🤩
YanıtlaSilteşekkür ederim :)
Sil