Temmuz, bizim kullandığımız takvimin 7. Ayı Haziran ile Ağustos arasında yaz mevsimin ortasında bir aydır.
Temmuz ismi, Türkçeye, Arapçadan (Tammuz) ya da Aramiceden
girmiştir. Bu dillere de Akadcadan geçtiği düşünülmektedir.
Kelimenin bilinen en eski kökünün, Akadların da tapındığı Sümerler döneminin
çoban ve çiftçilik Tanrısı ‘’Dummuzi’’den geldiği düşünülüyor. Dummuzi
Sümerlerde Aşk Tanrıçası İnanna’nın evlenen Çoban tanrısıdır. Çoban tanrısı
Dummuzi, ahır hayvanlarının, çobanların,
kırsal yaşamın, ekinlerin, hasadın koruyucusu olarak kabul edilmiştir.
İnannaya ‘nın evlenmeye karar verdiği Tanrılar arasında
duyulunca doğal olarak pek çok talibi onu istemek için yanına gelir. Bu
talipler arasında İnannaya’ya armağan olarak süt getiren Dummuzi de vardır. İnanna,
Dummuzi’yi görür görmez, hiç tereddüt etmeden diğer adaylar arasından O’nu
seçer. Süt armağanı ile sembolize edilen bu evlilik, daima bereket ile
bağdaştırılmıştır.
İnanışa göre Dummuzi yılın 6 ayını yeraltında ölü olarak
geçirirken, yılın diğer 6 ayını ise İnanna ile yeniden doğarak geçirir. Sıcak ve kurak yaz ayları ölümü simgelerken,
yağışlı ve serin dönemler yeniden doğumu sembolize etmektedir. Esasen Temmuz,
yılın tam ortasına denk geldiği için Kuzey yarımkürede en sıcak, Güney
yarımkürede ise yılın en soğuk ayıdır.
Daha eski yazıtlarda bu kelime ‘’Dumuzi sipad’’ olarak
geçiyor. Böyle söylendiğinde de ‘’Güvenilir Oğul’’ anlamına geliyor.
Temmuz ayı, İngilizcede ise ‘’July’’ olarak tanımlanmıştır.
Yılın 7 ayına, ‘’July’’ adı, M.Ö. 44’de Roma İmparatoru Jül Sezar’a ithafen
İngiliz senatosu tarafından verilmiştir. Temmuz aynı zamanda Jül Sezar’ın
doğduğu aydır.
Bütün bunların ötesinde Temmuz’un bana neler
hatırlattığını sizinle paylaşmak istiyorum:
En sevdiğim aydır Temmuz… Güneş bütün ışıklarını cömertçe
Dünya’ya sunar. Ağır ağır kıyafetler giyilmez... İnce, hafif, zarif kumaşlar
seçilir. Gün ışığının rengi dolar yüreklere…
Mutlu bir aydır Temmuz… Bir önceki senenin yarısı geride
kalmış, ertesi senenin alametleri yavaş yavaş görünmeye başlamıştır.
Temmuz demek tatil, güneş, deniz, Ege Akdeniz kıyıları, cır
cır böceklerinin gece gündüz hiç susmayan sesleri demektir. Pek çok kişinin
sinir bozucu bulduğu bu sesi, ben çok severim. Çünkü bu sesler yalnızca yazın
uzak kentlerin ötesinde, tatil yerlerinde duyulur.
Benim için Temmuz, kızımın 3-4 günlük bebek olduğu o güzel
yüzü ile hayatla tanıştığı, benim de onunla tanıştığım, yepyeni bir Dünya’nın
kapısının önümde açıldığı en güzel aydır.
Dilerim 2022 Temmuzu dileklerinizin gün gibi pırıl pırıl
parlayarak, gerçekleştiği bir ay olsun. Dilerim bu ve bundan sonraki bütün
Temmuzlar size sağlık, sevinç, mutluluk taşısın…
çok güzel bir yazı eline sağlık
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim... Sevgiler
YanıtlaSil