Takdir Etmek/ Minnet Duymak - Füsun Günaydın

 

Takdir etmek ya da bir adım ilerisi, minnet duymak çocuklukta öğrenilen bir duyguymuş. Deniyor ki, takdir etmek ve/veya minnet duymak insanın doğuştan getirdiği duygulardan biri değil. Bunu ilk kez İncil’deki bir hikayede okumuştum.

Hikayeye göre Hz. İsa insanlara çeşitli iyiliklerde bulunuyor. İnsanlar da minnet hissi ile onun peşine düşüyorlar. Hep birlikte bir dönemece gelindiğinde Hz. İsa arkasına dönüp bakıyor ve yalnızca bir kişinin kalmış olduğunu görüyor. ‘’Nereye gittiler?’’ diyor. Adam  ‘’Onlar bir süre sonra sıkılıp ayrıldılar…’’ diye cevap veriyor.

‘’Peki’’ diyor Hz. İsa ‘’Sen niye gitmedin?’’

 ‘’İçimdeki minnet hissi buna engel oldu’’ diyor adam.

O zaman Hz. İsa ona bakıyor ve diyor ki ‘’Seni yetiştiren anne ve baban, gerçekten çok değerli insanlarmış. Çünkü minnet doğuştan gelen bir duygu olmadığı gibi çevreden de öğrenilemez, minnet yalnızca içinde bulunulan aileden öğrenilebilir. Ailen seni sevip, takdir ederse sen de minnet duymayı öğrenirsin.’’



Demek İstediğim:

Bütün bu bilgilerin ışığında, bazen çocuklara nankör ya da hayırsız yaftasını yapıştırmadan biraz düşünmek mi gerekir… Bizden ne gördüler, ne öğrettik, neye hazırladık…

 

Yorumlar