Arzu'ya Mektup - Ayşenur Runyan

 

Arzu’ya mektup;


 

Kuzuluk’ta “ mutluyum, huzurluyum” demiştin zoom toplantılarımızdan birinde. Dünyayı kasıp kavuran Covid-19’a karşı da kendini daha güvende hissediyordun orada.

 Aslında öyle olmadığını İpek “kendini orada çok yalnız hissediyordu, gidip gönlünü okşamasam olmazdı” diye yazdığında anladım ve daha çok üzüldüm.

 Bu bela, gelip seni orada da olsan buldu, bizden acımasızca ayırdı.

 Masallarda, mektuplarda anlatmak istediğin, arayıp da bulamadığın şey neydi? Eşini kaybettikten sonra bir türlü avutamadığın derin yalnızlığın mı?

 

Biz bu gece, dolunayın altında bir çember yaptık, seni anıyoruz. Yasını tutuyoruz. “ Yasını tutamadığımız her acı, döner döner gelirmiş” (Agah Aydın)

  

Sen sonsuza dek sustun! Oysa konuşmak yaraşırdı sana, masallar anlatmak, hele bu bahar gününde gezmek...İstanbul’un bilmediğimiz köşelerini keşfetmek... ille de “altı dakika yazmak”...

 

Bundan sonra senin için masallar anlatacağız çocuklara... onları sevindireceğiz, defter- kalem hediye edeceğiz... Ailenin de istediği gibi, senin de istediğin gibi... Sen huzur içinde uyu...

 

Bu Nisan çok soğuk geçti, çok üşüdük be Arzu!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar