Arzu
Mürekkep yüreklerde çember başlıyor diye okuduğum zaman hemen katılacağımı yazmıştım. İlk toplantıya katılamamış sonrakine kalmıştım. Henüz hiç tanışmamıştık. Ne yapacağımız hakkında bir bilgiye de sahip değildim.
Nostalji bir kafede buluştuk . 70 li yıllardan kalan eski şarkılar çalıyordu, duvarlarda ise film afişleri, sanatçıların kocaman posterleri asılıydı. Masaya çevrelendik arkadaşlarla. Sen masaya bir çember koydun, üstünde bir mum. Yaktın mumu. 6 dakika kalemi kaldırmadan yazın dedin, her biri anlamlı sözcüklerden aklınıza geleni. Yazdık sonra sırayla okuduk. Daha sonra kartlar çektirdin, resmî, yazısı farklı olan. Bana kız kulesi çıkmıştı. Şaşırdım, hep kız kulesi hayranlığım vardı. Çıkan kartları konuştuk, senin dediğin gibi birbirimize şahitlik yaptık , düşüncelerimizi, duygularımızı dile getirdik. Bizim grup çok güzel kaynaştı, güven dostluk dolu saatler geçirdik hep birlikte. İple çektim toplantıları, yağmur soğuk uzak demeden buluştuk seninle. Her seferinde içimizi okuyordun sanki. Yaşanmışlıklar doluydun.
Mandala yaptık seninle, renklerle hayallerimizi süsledik.
Göbeklitepe’ yi çok merak ettiğini söylemiştin, ben görmeyi çok isterim dedim.
Ne güzel ki o yaz ayrı da olsa gidebildik ikimiz de. Gizlerle dolu masalımsı Göbeklitepe çok eskilerden ruhumuza dokunmuştu ikimizin de. Ben Göbeklitepe seminere gitmiştim, sen merak edince paylaşmıştım seninle.
Yaz geldi ayrıldık, daha sonra da pandemi.
Işın sağolsun buluşturdu bizi yeniden. Sevindik görüştüğümüze. Gelmediğim bir gün seni andım, ‘Arzu’ sözcüğü çıktı ağzımdan, dedim kulağını çınlatalım.
En son buluşmamızda hastaydın, masanda çiçeklerin kedin oluyordu hep. Ne çok projen vardı, masallarınla seni bekliyordu, küçükler, büyükler.
Çok ani oldu gidişin, yine buluşmayı çemberlerde birbirimize yüreğimizden geçenleri paylaşmayı düşünürken...
Coronalı günlerin kaygıları, yasaklarıyla bilgisayar başında birbirimizi görüyor, yazıyor, konuşuyor, seviniyorduk. Yokluğunu hep hissedeceğiz...
Dilerim yaşamındaki sevinçler, üzüntülerinden çok olmuştur. Huzurla uyu, dünyanın senin de bildiğin gibi pek tadı yok artık.
Ruhun şad olsun, nur içinde uyu Arzu’cum...
Neslihan Üstündağ
Yorumlar
Yorum Gönder